Ödül almak kadar vermek de önemli. Ülkemizde belli başlı gelenekselleşen ve itibarı olan ödülleri bir kenara bırakırsak, ‘ödül enflasyonu’ çoğu zaman ödül alanı kürsüye bile çıkarmıyor. Verilen ödülünü almaya gitmediği gibi, elçi de göndermiyor… Ödül tek başına masada öylece kala kalıyor… Bu nedenle ödülleri verirken, araştırmak en önemli faktör. Basketbol Oskarları’nı 14 yıl, BAD Spora Hizmet Ödüllerini de 9 yıldan bu yana vermenin tecrübesine sahibiz. Bunun yanı sıra, ulusal ve uluslararası ödül almanın onurunu yaşadım. Mütevazı olmaya hiç gerek yok. Bu nedenle de gazeteci ve spor adamı olarak tecrübe tavan yaptı diyebilirim... Son olarak Belçika’nın başkenti Brüksel’de Avrupa Fair Play Konseyi’nin verdiği ‘Avrupa Fair Play Büyük Ödülü”nü (European Fair Play Movement Fair Play SPIRIT Award 2018) alırken, takdimim sırasında beni ve yaptığım işleri ne kadar çok araştırdıklarına şahit oldum. Mikrofondan aktarılan bilgilerin çoğunu unutmuştum. Orada hatırladım. Avrupalı ödülü ‘hatır’ için değil, ‘hak ettiğin’ için verdiğini kesinlikle kanıtlıyor. Dünya Fair-Play Konseyi (CIFB) Başkanı Dr. Jeno Kamuti, Dünya Fair-Play Ödülü’ne aday gösterdiğimiz Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan’ı ziyaret etti. Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi (TMOK) Başkanı, CIFB Üyesi, Avrupa Fair Play Komitesi 2. Başkanı Erdoğan Arıpınar, Kamuti'nin asistanı Daniel Koszegi ile Fair Play Konseyi Yönetim Kurulu Üyesi bendenizin de yer aldığı ekip, Altınordu Tesislerini yerinde görmek, anlatılanları dinlemek, incelemek ve yaşamak amaçlı geldiği İzmir’de gözlerine inanamadı… Dünyanın sayılı spor adamlarından Dr. Kamuti, “Altınordu, beklentilerimin çok üzerinde adeta fantastik bir kulüp” açıklaması yaptı. Budapeşte-İstanbul-İzmir uçuşundan sonra Kuşadası’na geçen iki kez Olimpiyatlara eskrim sporcusu olarak katılan ve kürsüye çıkarak iki gümüş madalyayı boynuna takan, defalarca dünya ve Avrupa Şampiyonu olan Dr. Jeno Kamuti ve ekip ziyaretine Kuşadası Beytullah Baliç Yerleşkesi’nde başladı. Torbalı Metin Oktay Yerleşkesi ile Selçuk İsmet Orhunbilge Tesisleri’nde devam etti. Heyete, Altınordu organizasyonu hakkında geniş kapsamlı sunumlar yapıldı, kulübün misyonu ve vizyonu ile ilgili detaylı bilgiler aktarıldı. Tesislerde futbolcu, antrenör ve personelle birlikte yenilen öğle yemeğinde Altınordu Başkanı Seyit Mehmet Özkan ile buluşan heyet, zamanının önemli bir bölümünü ise ‘Tatil Şenliği’ne katılan binlerce çocukla İsmet Orhunbilge Tesisleri’nde geçirdi. Altınordu Bandosuyla karşılanan ve Altınordu futbol okulu öğrencilerinin “Jeno amca hoş geldin…” diye kucakladığı Kamuti, Altınordu gibi bir kulüple daha önce hiç karşılaşmadığını belirtti. Kamuti, “Dinlemek ve yaşamak çok farklı şeyler. Sayın Erdoğan Arıpınar, Altınordu ile ilgili bize bugüne kadar çok şey anlattı. Ancak gelip, 30 milyon Türk genci için yapılanları görünce çok duygulandım. Altınordu fantastik bir kulüp. Saha içinde ve dışında verilen eğitimler çok önemli. Çocukların mutluluğu ise her şeyin ötesinde” dedi. Altınordu’yu özel olarak takip ettiklerini ve bu konuda da İzmir temsilcilerini görevlendirdiklerini ifade eden Türk Basınının duayeni ve dünyanın fair play dendiğinde akla gelen ilk isimlerden birisi Erdoğan Arıpınar, “Seyit Mehmet Özkan, Dünya Fair-Play Ödülü’nü hak eden bir kulüp başkanı. Ülkemizde bir spor kültürünün oluşmasına yönelik yapılan çalışmaların öncülüğünü yapabileceğini Sayın Kamuti ile birlikte yaşayarak gördük. Altınordu gibi kulüplerin çoğalması, ülkemizin sporda istenilen çizgiye ulaşmasını sağlayacaktır. Özkan eğer Dünya Fair-Play Ödülü’nü kazanırsa, bu ödülü kendisine 30 milyon genç adına vereceğiz” sözleriyle duygularını dile getirdi. Çok başarılı evsahipliği yapan ve tesislerinin kapıları gibi kalbini de açan Seyit Mehmet Özkan, Kamuti’nin çok özel bir isim olduğunun altını çizdi. Özkan “Kamuti, ilk spora başladığı günden bu yana (İyi Birey, İyi Vatandaş, İyi Sporcu) mottomuzu adeta temsil eden, başlı başına bir başarı hikayesi. Kendisine felsefemizi anlattık ve iyi birey olmanın bizler için ne kadar önemli olduğunu gösterdik. Spor yapan binlerce çocuğumuz ile bir araya gelmesi onu gerçekten çok etkiledi. Biz, kendimizi bu toprakların çocuklarına adadık ve bunun anlaşılması gurur verici bir olay” dedi. Yukarıda da altını çizdiğim gibi ödül almak ve vermek çok önemli. Fair Play ödülleri Dünya, Avrupa ve Türkiye’de neden ilk sırada ve son derece de itibarlı… Nedeni çok açık. Ödülü verecekler, ödülü alacakları çok iyi araştırıp, hak edip etmeyeceğine bakıyorlar… Bu sadece bir ziyaretle de olmuyor… Yılların birikimi ve bıraktığın izler de çok önemli… İnşallah bu Avrupa Fair Play Büyük Ödülü’nden sonra Dünya Fair Play Büyük Ödülü de İzmir’e gelir… Çünkü Seyit Mehmet Özkan bunu çoktan hak etti…